KALPLERİN FORUMU
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

KALPLERİN FORUMU

Harika Foruma Hos Geldiniz
 
AnasayfaKapıLatest imagesKayıt OlGiriş yap
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
En son konular
» göremediğin
çanakkale destanı Icon_minitimeC.tesi 13 Ağus. - 22:01 tarafından DeaSsi

» MUTLU SON YOKTUR
çanakkale destanı Icon_minitimePaz 29 Eyl. - 15:00 tarafından DeaSsi

» ,,,,,,,
çanakkale destanı Icon_minitimeC.tesi 15 Haz. - 13:03 tarafından DeaS

» !!!!!!!!!!!!!
çanakkale destanı Icon_minitimePaz 9 Haz. - 22:13 tarafından DeaSsi

» ,,,,,
çanakkale destanı Icon_minitimeSalı 26 Şub. - 22:58 tarafından DeaS

» ,,,,,,,,,,
çanakkale destanı Icon_minitimePerş. 14 Şub. - 17:11 tarafından DeaSsi

» ,,,,,,,,,,,,,,,,
çanakkale destanı Icon_minitimeC.tesi 6 Ekim - 21:54 tarafından DeaSsi

» Evetttt...
çanakkale destanı Icon_minitimePaz 19 Ara. - 14:22 tarafından DeaSsi

» Yaslarımın şahidi...
çanakkale destanı Icon_minitimeÇarş. 17 Kas. - 11:55 tarafından DeaSsi

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Nisan 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930     
TakvimTakvim
Giriş yap
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni hatırla: 
:: Şifremi unuttum

 

 çanakkale destanı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
DeaS
Admin
Admin
DeaS


Mesaj Sayısı : 284
Yaş : 46
Nerden : ankara
Kayıt tarihi : 11/01/09

çanakkale destanı Empty
MesajKonu: çanakkale destanı   çanakkale destanı Icon_minitimePerş. 15 Ocak - 16:12

çanakkale destanı Canakkale019um

]


ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE


Şu boğaz harbi nedir? Var mı ki dünya�da eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi -
Tepeden yol bularak geçmek için Marmara�ya -
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayasızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde - gösterdiği vahşetle "bu: bir Avrupalı"
Dedirir- yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi
Varsa gelmiş, açılıp mahpesi, yahud kafesi!


Eski Dünya, yeni Dünya, bütün akvam-ı beşer
Kaynıyor kum gibi, tufan gibi, mahşer mahşer!
Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,
Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk;
Sade bir hadise var ortada: vahşetler denk.
Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela..
Hani tauna da züldür bu rezil istila.
Ah, o yirminci asır yok mu, o mahluk-u asil,
Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkıyle sefil.
Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına,
Döktü karnındaki esrarı hayasızcasına.
Maske yırtılmasa hala bize afetti o yüz..
Medeniyet denilen kahpe, hakikat, yüzsüz!
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbab,
Öyle müthiş ki: eder her biri bir mülkü harab.


Öteden saikalar parçalıyor afakı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a makı,
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin,
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağamın yaktığı: yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer,
O ne müthiş tipidir: savrulur enkaaz-ı beşer..
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak
Boşanır sırtlara, vadilere sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o namerd eller,
Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller.
Veriyor yangını durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız tayyare.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler.
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından,
Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, haşa, edecek kahrına ram?
Çünkü te'sis-i ilahi o metin istihkam.


Sarılır indirilir mevki-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-u beşer;
Bu göğüslerse Hüda nin ebedi serhaddi
"O benim sun'-u bediim onu çiğnetme!" dedi.
Asım ın nesli.. diyordum ya..
nesilmiş gerçek, İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmiyecek!


Şüheda göğdesi, bir baksana, dağlar, taşlar..
O, rüku olmasa, dünyada eğilmez başlar.
Yaralanmış temiz alnından uzanmış yatıyor;
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i..
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi..
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
"Gömelim gel seni tarihe!" desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab..


Seni ancak ebediyyetler eder istiab.
"Bu taşındır" diyerek Kabe' yi diksem başına,
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına.
Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namiyle,
Kanayan lahdine çeksem bütün ecramiyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan
Yedi kandilli Süreyya'yı uzatsam oradan;
Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,
Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana..
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana.


Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili Sultanı Salahaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran..
Sen ki, İslamı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;
Sen ki asara gömülsen, taşacaksın..
Heyhat! Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat..
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber
Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber...


Mehmet Akif Ersoy
(1873 - 1936 )



çanakkale destanı Canakkaleçanakkale destanı Canakkale15re7
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
çanakkale destanı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
KALPLERİN FORUMU :: Şiir :: Tarihi-
Buraya geçin: